Bumerang

Avrupanın en batı ucu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Avrupanın en batı ucu etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Temmuz 2014 Pazar

Portekiz-Lizbon Seyahati 2. Bölüm (Sintra-Cascais-Cabo Da Roca)


Yaklaşık 5 saatlik yolculuğun ardından, Tejo Nehrinin yanında kiraladığımız eve yerleşiyoruz. Ve hemen kendimizi nehrin kenarına atıyoruz. Evin balkonundan da gördüğümüz Vasco Da Gama Köprüsünün altından geçerek Parkque Das Naçoes bölgesini geziyoruz.







Oldukça büyük olan parka, spor yapmak için her yaştan insanın koşa koşa geldiğini görüyoruz. Yorgun olmamıza aldırmadan onlara eşlik ediyoruz. Biraz fotoğraf biraz hızlı yürüyüş şeklinde parkın sonuna kadar gidiyoruz. Yolda bir çok kafe ve restaurant var. Çıktığımız yer Vasco Da Gama Alışveriş Merkezi ve karşısında Oriente İstasyonu.


Anlıyoruz ki Oriente istasyonunu her gün düzenli ziyaret edeceğiz, çünkü üstü Tren, altı Metro istasyonu. Çıkışa yakın Teleferik var. AVM ile Oceanario arasında kısa bir mesafe ama keşfini son günlere bırakıyoruz. Bu kadar yorgunluk yeter deyip bir taksiye atlayıp eve geliyoruz. Evde yiyecek, içecek olmadığını hatırlayıp tekrar dışarı çıkıyoruz. 2 blok ötede sanki kimse gelmesin diye saklanmış büyük bir market buluyoruz. Alışveriş sonrası dönüş. Ertesi gün için hava durumuna bakıp, o haftanın en güzel günü olduğu için Sintra-Cascais-Cabo da Roca gezisi planlarımızı yapıyoruz. 

Sabah erkenden kalkıp balkonda köprüye nazır kahvaltımızı yaptıktan sonra yola çıkıyoruz. Evin hemen arkasında bulunan otobüs durağından 708'e binip Oriente'de iniyoruz. Sintra için treni sorup üst kata çıkıyoruz.


Sintra için "Mira Sintra Melecaz" trenine binip, "Cacem" istasyonunda inip tekrar "Sintra" trenine biniyoruz. Rossio'dan gelen trenle de sanırım burada birleşiyor. Lizbon Kart ile trenler ve aktarmalar ücretsiz. Yolculuk yaklaşık 40 dk. sürüyor. Yol boyunca Lizbonun farklı yerlerini görüp, Portekizin simgelerinden olan, camlardan dizi dizi sarkan çamaşırları görüyoruz. Yol boyunca eşime güneş batmadan Cabo Da Roca'ya ve Cascais'e (okyanusa ayağımı sokmadan ölsem dönmem) gideceğimizi ısrarla belirtip, Sintra içinde ona göre plan yapalım diyorum ama sadece Pena sarayını gezmek bile saatler alıyor. Trenden indiğimiz yerde Otobüsler arka arkaya bekliyor. 434 No'lu otobüs tepeye Pena Sarayına kadar çıkıyor. Önünde de 403 Cabo Da Roca otobüsü. Aklım onda kalarak 434'e biniyoruz. AAA! Oda ne! Lizbon Kart bu otobüslerde geçersiz. Şöförle konuşup hem o bölgede hem de 403'de geçerli "Bilhete Turistico" biletlerine kişi başı 12 Euro bayılıp, yolumuza devam ediyoruz.


Pena'ya çıkarken yolda kalabalık bir merkez görüyoruz, dönüşte gezeriz diye inmiyoruz. 

Pena Sarayındayız. Giriş Lizbon Karta indirimli. Girişte Müze ve park için ayrı ücret ödüyorsunuz. Tavsiyem tüm günü orada geçirecekseniz ikisini de alın yoksa bütününü dolaşmanız neredeyse imkansız. Bir de sarayın olduğu bölüme girişteki otobüsle çıkmayın, orman içerisinde bol oksijenli kısa bir tur, günün geri kalanı için enerji toplamanıza yardımcı oluyor.

Pena Sarayının da içinde olduğu parkın haritası gezilecek çok fazla yer var








Sarayın girişinde solda bulununan bu bölüm, altı hediyelik eşya dükkanı, üstü ise kafe olarak hizmet veriyor.











Sarayın restorasyonu devam ediyor

Saray içerisinde bir de vitray sergisi var



Saray mensuplarının yemek takımları


Yemek Salonu

Sarayın mutfağı, Kralın odasından daha büyük





Saraydan sonra bu kaleyi ziyaret edebilirsiniz

Pena Sarayından çıktıktan sonra geldiğimiz otobüs ile aşağıya doğru iniyoruz. Çıkarken gördüğümüz merkezde iniyoruz. 



Kendi gibi tatlı mısır patlağı satan amcadan alınan mısırla rejim bozulurken


Palacio Nacional
Yazının devamı