Bumerang

28 Nisan 2014 Pazartesi

Hafta sonu nereye gitsek?



Anadolu Kavağı

İşte sorunun cevabı. Anadolu Kavağı....İstanbul'un Beykoz ilçesine bağlı, turistik bir balıkçı kasabası olan Anadolu Kavağına kendi aracınızla, belediye otobüsüyle veya vapurla ulaşmanız mümkün. 3. köprünün yapılmaya başlandığı Poyrazköy'e çok yakın konumda olan kasabada, Doğu Roma döneminden kalma bir kale olan "Yoros Kalesi" bulunmakta. Kasabanın içinde biraz turladıktan sonra, biraz yokuş tırmanarak Yoros kalesine ulaşabilirsiniz. Aracı ile gidecekler direk çıkabileceği gibi Kasaba içerisinde bulunan otoparklardan birine aracını bırakabilir.


Yoros Kalesi


Kalenin yan tarafından Marmara'yı Karadeniz'e bağlayan Poyrazköy-Garipçe mazarası görülebiliyor. 3. Köprü yapılmaya başlamadan önce muhteşem bir manzaraya sahip olan bu bölgenin son hali insanın yüreğini acıtıyor. 


3. köprü inşaatı (Allah 4.den korusun)


Kaleye doğru çıkarken yolun sağında ve solunda kafeler ve restaurantlar var


Yoros Kafe de onlardan biri manzarası Anadolu Kavağına hakim, orman ve deniz iç içe.





Oldukça fazla masaya sahip kafede güzel bir kahvaltı servisi de mevcut



Size tavsiyem, sabah erken saatlerde yola çıkın, orman havası alarak kahvaltınızı edip, öğlen deniz kokusu eşliğinde balığınızı yiyin ve manzarayı seyre dalın.......

Sevgiler Başak

24 Nisan 2014 Perşembe

Last Vegas



         Merhaba, size dün akşam izlediğim bir filmden bahsetmek istiyorum. Filmi seçmek için sadece oyuncuların adına bakmam yeterli oldu. Michael Douglas, Morgan Freeman, Kevin Kline, Robert De Niro. Bu kadrodan kötü film çıkmaz diyerek başladım izlemeye. Gerçekten de çok beğenerek izledim. Hem güldüm hem ağladım.
        Şimdi konusundan biraz bahsedeyim. Birbirinden hiç kopmamış 4 çocukluk arkadaşının 58 yıllık dostlukları. İçlerinden birinin 30'lu yaşlardaki sevgilisine evlenme teklif etmesi ve 4 kafadarın bekarlığa veda gecesi için Las Vegas'a gelmeleri. Michael Douglas evlilik hazırlıkları yapan Billy,  Robert De Niro çocukluk aşkı olan eşini yeni kaybetmiş ve hayata küsmüş olan Paddy, Morgan Freeman geçirdiği hafif bir inme sonrasına oğlu tarafından çocuk gibi bakılan Archie , Kevin Kline eşi tarafından Las Vegas'da dağıtma izni almış olan Sam rolünde, 4 kafadarın ömrümüzün son demi durumları, kadınlar, içki ve elbette kumarla sınavı.

2013 yapımı filmin senaristleri; Adam Brooks ve Dan Fogelman, yönetmeni ise Jon Turteltaub.

Ben çok severek izledim umarım sizler de seversiniz

Sevgiler Başak

22 Nisan 2014 Salı

21 Nisan 2014 Pazartesi

Beats wireless kulaklık inceleme

        Yabancı internet sitelerinde olup bizde pek yapılmayan, teknolojik cihaz tanıtımlarında kullanılan "unboxing" aktivitesini blogumda başlatıyorum. Ama onlar gibi video ile değil fotoğraflarla yapacağız. Biliyorum video ile yapılanlar oldukça sıkıcı olabiliyor. Fırk fırk burnunu çeken, konuşmayı uzattıkça uzatan,  bir paketi 15-20 dakika açamayan arkadaşlarınki gibi olmayacak benimki. Az ve öz bilgiyi fotoğraflarla destekleyeceğim o kadar. Bundan sonra aldığım cihazların paketini birlikte açacağız. Haydi hayırlı olsun....


İlk olarak "Beats wireless kulaklık"tanıtacağım sizlere.  Kulak içine oturtulan kulaklıklar benim kulağımın yapısı itibariyle bir türlü yerinde durmaz zırt pırt düşer. Hatta apple'ın yeni cihazlarıyla birlikte verdiği ama benim daha önceden aldığım her kulağa uyduğu söylenen kulaklığı bile durmuyor kulağımda. Allahtan koca koca kulaklıklar moda oldu da ben de rahatladım. Artık seyahatlerde, evde, sporda, her yerde kullanabileceğim bir wireless kulaklığım var.




Paketin ön ve arka yüzü




Paketin dışındaki jelatinden kurtulup, siyah kutuyu çekip kırmızı kutuya ulaştığımızda şık bir tasarımla karşılaşıyoruz. Kutunun kenarındaki siyah parçayı tutup kapağını açtığımızda, sağ taraftaki siyah bölümde kulaklığımız, sol taraftaki bölümde de kablolarımız, cihazı temizleyebileceğimiz bez, kulanım kılavuzu mevcut.


Kutunun solunda siyah tutma parçası göreceksiniz, onu kuvvetlice çekin kapak açılacaktır. Cırt cırtlı parça biraz zor açılıyor, yanlış birşey mi yapıyorum diye insan tedirgin oluyor.



Soldaki kutunun içeriği


Ve işte kulaklığımız. Şık bir saklama çantasının içinde. Çantasının içine katlanarak konuyor.


Kulaklığın üzerine kullanımla ilgili bir etiket yapıştırılmış.




Kulaklığımızın alt kısmında biri şarj diğeri kablolu bağlantı için iki soket bulunuyor



Gelelim incelememize. Kulaklık paketten şarjlı olarak çıkıyor. Cihazı açtıktan sonra bağlanacağı cihazla  eşleştirmek kolay. Kablo ile de bağlanmak mümkün. En güzel özelliği de cihazın üzerinde de bir mikrofon olması ve bu sayede siz telefonunuzdan wireless olarak müzik dinlerken arama geldiğinde, müzik sesi kesiliyor ve açma kapama tuşuna bir kez basarak telefonu cevaplayabiliyor ve kablosuz olarak rahatça dolanırken konuşabiliyorsunuz. Ben cihazdan memnun kaldım, sizlere de tavsiye ederim. Bir sorunuz olursa lütfen yazın.

Sevgiler Başak



18 Nisan 2014 Cuma

Bir Cihan Kafes / İclal Aydın







"Zorba itaatkarın üzüntüsüyle beslenir"


       İclal Aydın'ın Artemis yayınlarından çıkan "Bir Cihan Kafes"adlı romanı bugünkü konumuz. Çıktığı günlerde bir soluk da okuduğum kitabı, yakın zamanda annesi ve anneannesinden bahsederken 3 nesilin nasıl birbirinden farklı olduğunu konuştuğumuz bir arkadaşıma da hediye ettim. 

       Bol flashback'li, bir eski bir yeni olaylarla örülü, heyecan içinde, sonra ne olmuş diye elinizden bırakamayacağınız, her kadının hayatından az çok bir parça bulabileceği muhteşem bir kitap.  Farklı hayatlar ama hep mutsuz, sevgisiz, hak edilmemiş yaşamlar, insana geldik gidiyoruz biraz da "benim hayatım" diye sorgulatacak bir roman.

       Ablasının namusunu korumak için istemediği bir adamla evlenen Samire, kızını doğurduğu gün kocası ölen, kızına hiçbir zaman yakınlaşamamış bir anne Yaşar, yurtdışından dönen ve Türkiye'de bekar ve çocuklu bir kadın olmakla yüzyüze kalan  ve aileyi bir arada tutmaya uğraşan Lorin.

      Üç nesil, üç kadın; Samire, Yaşar ve Lorin ve 4. nesil bir erkek Kaan, Lorin'in oğlu. Ayrı ayrı ama içiçe birleşen hayatlar ve birgün hepsinin yolunun bir evde kesişmesi. Ailede var olan mistik önseziler, geleceği görme, bedduaların birebir gerçekleşmesi de ayrı bir tat katmış romana.

      İclal Aydın'ı oldum olası çok samimi bulmuşumdur. Köşe yazılarını okurken de çok etkilemiştir beni. Aynı samimiyeti bu romanda da görüyoruz. Ben okurken çok keyif aldım, umarım sizler de seversiniz.

Sevgiler Başak

15 Nisan 2014 Salı

Tomb Raider "A Survivor is born" inceleme

       
 
          İlk çıktığı yıllardan beri oynadığım Tomb Raider serisinin son oyunu "A Survivor Is Born". İlk yılların bol bulmacalı hoplamalı zıplamalı oyunlarındaki cool Lara'nın havasının nereden geldiğini bu oyunda anlıyoruz. Çünkü bu oyunda Lara çok genç ve oyun boyunca tam bir yaşam savaşı veriyor. Böyle bir maceradan çıkan Lara'nın sonraki maceralarda korkusuzca yol alması normal. Diğer oyunlardan bence farkı, insani duygularının daha iyi hissettirilmesi olmuş. Yani bu Lara acıkıyor, acı çekiyor hatta korkuyor. Sonraki oyunlarda(daha doğrusu öncekilerde) hep aklıma gelen bu kız hiç üşümez mi, korkmaz mı, acıkmaz mı soruları bu son oyunda çözülmüş. Ayrıca oldukça fazla silaha sahibiz. Sıkça karşımıza çıkan kamp ateşlerinin başına çöktüğümüzde daha fazla yetenek edinmemiz, silahlarımızı geliştirmemiz de mümkün.


         Tüm seriyi oynamış bir oyunsever olarak Underworld ve bu son oyun benim favorim. The guardian of light  ise üzgünüm ama 1996 yılında çıkan ilk oyundan daha kötüydü bence. Son oyunda diğer oyunlarda olduğu gibi oyunun çözümüne baksam mı bakmasam mı diye hiç düşünmedim. Çünkü bu oyun diğerleri gibi çokca bulmacayla örülü bir şekilde ilerlemiyor. Yetenek ve hızlı karar verme daha önde bu oyunda. Bir güzellik de save'ler için yapılmış. Save'ler çok az geriden başlıyor bu şekilde oyundan kopmanız önlenmiş. Oyunda hint olarak kullanabileceğiniz L1 ile,  gideceğiniz yeri sarı bir ışık olarak görebiliyorsunuz ayrıca etrafta zararlı olabilecek, düşman, vahşi hayvan gibi unsurlar da kırmızı olarak görülüyor. Sürekli bir hayatta kalma heyecanıyla oynuyorsunuz oyunu, bu gerçeklik adrenalinize tavan yaptırıyor.



Gelelim konuya; Bir Japon efsanesinin peşine düşmeye karar veren Lara ve arkadaşları bir gemiyle yola çıkarlar. Bütün felaketleri mıknatıs gibi üzerine çeken kahramanımızın gemisi batar ve kendisini bir adada bulur. Ve hayatta kalma mücadelesi başlar....

Not:  Oyunun başlarında bir geyik vurmak zorunda kalan ve üzülüp "yazık amaaa" diyen ben oyunun ortalarında etrafta koşuşup duran tavuklara ok atarken buldum kendimi. Survivor kanıma mı işledi nedir?

Sevgiler Başak


Oyundan videolu bölümler:












13 Nisan 2014 Pazar

GAP Turu 2. Bölüm


GAP Turu resimlerini ekleyeceğimi söyleyip uzunca bir süre bloga girememiştim. Sözümü tutuyor size fotoğraflarımı sunuyorum





Ulu Cami-Harran
Türkiye'de İslam mimarisinde yapılmış en eski cami




Zeugma Müzesi Önü-Gaziantep
Tarihi İpekyolu'nun geçtiği bölüm üzerinde deve kervanı heykelleri




Zeugma Müzesi-Gaziantep
Dünyaca ünlü Çingene kızı mozaiği ve yüzlerce eser barındırıyor




Balıklı Göl-ŞanlıUrfa
Rivayete göre Hz. İbrahimin Nemrut tarafından atıldığı ateş bu göle dönüşür



Nemrut Dağı Zirvesi-Adıyaman
Günbatımı muhteşem ama çıkış tam bir macera




Karınca Evleri-Harran
Artık içlerinde yaşanmıyor



Tekne gezisi-Halfeti




Midyat'ın Güzelleri



Nar bu yörenin en bol meyvesi-Urfa





Nemrut-Adıyaman




Hasankeyf-Batman



Baharatlar-Gaziantep


Harran

Apple Store

       


          Benim gibi Apple ürünleri müdavimleri için, müjdeli haberi aldığımızdan beri dört gözle beklediğimiz gün geldi. 5 Nisan itibariyle artık bizim de bir Apple Store'umuz var. Yeni ürünleri herkesten sonra görme, yurt dışına çıkılmıyorsa, yalvar yakar çıkanlardan ürün isteme, internet sitelerinden alıyorsak acaba dolandırılır mıyım endişesiyle bekleme kabusları sona erdi. İstanbul mağazası açıldı....

          Eşim ve ben ilk açıldığı günlerde izdiham olacağından biraz bekledik. Online store'dan workshopları araştırıp, gerekli olanlara rezervasyonları yaptık ve Cumartesi günü "Garage Band" için Apple Store'un kapısından girdik. İçerisi malum, ana baba günü, bütün çalışanlar birileriyle ilgileniyor, masalar dolu. Mağazayı mı incelesek, workshop nerede yapılıyor onu mu sorsak hafif bir kafa karışıklığından sonra, ortada koşuşturan çalışanlardan birini yakalayıp geliş nedenimizi söyledik hemen bizi üst kata yönlendirdi. Ama çıkmak ne mümkün, bulmuşuz Apple Storu bırakır mıyız? Bilimum aksesuar ve cihaz alt katta. Eşim hemen bir Beats kulaklık ve bağlantı aparatını gözüne kestirmiş onun peşinde, ben eğitim başlayacak hemen üst kata çıkalım derdinde ufaktan kapışıp sonra bakarız diye sallayıp çıktık üst kata. Üst katta macbook ve imac çeşitleri, ipodlar, eğitim masaları mevcut. Bir çalışanı daha yakalayıp (yakalayıp diyorum gerçekten hepsi birileriyle ilgileniyor kime sorsak müşterim var biraz bekleteceğim diyor) sorduk beni masalardan birine aldı. Eşim tabi hoooop alt kata incelemelere devam. 9-10 yaşlarında bir çocuk ve ben masadayız. Biraz bekledikten sonra workshop eğitmenlerinden biri yanımıza geldi. Kendisini tanıttı ve bizleri de tanıdıktan sonra açık yüreklilikle bize aslında kendisinin "Garage Band" uzmanı olmadığını eğitimi verecek arkadaş gelmediği için birlikte çalışacağımızı açıkladı. Sorun değil, siz de bilgi sahibi iseniz diyerek bir an önce başlamak ümidiyle olayı geçiştirip masada bulunan macbook'lar üzerinde eğitime başladık. Açıkcası kendi uzmanı nasıl bir eğitim verecekti bilmiyorum ama ben aldığım eğitimi yeterli buldum. Ana fikri aldıktan sonra iş biraz da kurcalamaya kalıyor.

40'ına 1 kala hala eğitimlere doymayan ben


        Şimdi gelelim izlenimlerime. Öncelikle workshop randevuları alan insanların randevuya katılmayacaklarsa iptal etmeleri gerekiyor. Çünkü katılımcı sayısı kısıtlı ve siz randevuyu iptal etmeyince dolu gözüküyor. Bu hassasiyetin gösterilmesini katılacaklara özellikle tavsiye ediyorum.

        Mağazaya gelince, alt katta daha önce de dediğim gibi aksesuarlar  ve cihazlar var. Özellikle iphone ve ipad'lerle uyumlu Michael Kors çantalara, İstanbul Store'da Beymen'de eklenmiş. Nazar boncuklu iphone kılıfları da yine bize özel belliki. Bazı markaların yalnızca Apple Store'da satılan ürünlerine de artık ulaşabiliyoruz. Örneğin Philips'in Hue ürünü sadece Apple Store'da satılıyor .
       
       Mağazanın açık, havadar ve kendi ürünlerinde olduğu gibi basit bir şekilde her aradığınıza ulaşabileceğiniz bir tarzı var. Ama üst kata çıkışta, yandan bağlanmış olan merdiven bu pratikliğe pek uymamış. Pekala bir yürüyen merdiven veya bir asansör kullanılabilirdi. Belki de ben göremedim ama eğer yoksa engelli, bebekli, yaşlı kullanıcılar için biraz zor bir çıkış olacaktır.

       Gelelim bu ziyaretin bize kazandırdıklarına.... Apple store görüldü, Garage Band eğitimi alındı, Beats kulaklık ve aparat alındı, elma görmeye gidilip ayva yenerek dönüldü....

Hoşgeldin Apple......

Sevgiler Başak

10 Nisan 2014 Perşembe

Doğum Günün Kutlu Olsun Ablacığım


Bugün ablamın doğum günü, ona ailesi ile mutlu, huzurlu, sağlıklı bir ömür diliyorum. 


Bu şirinenin annesi


Eniştemin sevgili eşi

Birtanecik ablam, umarım hayallerine en kısa zamanda kavuşursun. 

Sevgiler Başak